Avrupa Birliği’nin Yeşil Taksonomi çerçevesi, Türkiye’de de karşılık buluyor. Sürdürülebilir yatırımların tanımını netleştirecek yerli taksonomi için ilk adımlar atıldı.
Sürdürülebilir ekonomi hedefi doğrultusunda yatırımların yönünü belirleyen Yeşil Taksonomi, Türkiye’nin finansal sistemine entegre edilmeye hazırlanıyor. Avrupa Birliği’nin 2020 yılında yürürlüğe koyduğu ve çevresel sürdürülebilirliği temel alan bu sınıflandırma sistemi, Türkiye’de de hem kamu hem özel sektör yatırımlarına yön verecek şekilde adapte ediliyor.
Türkiye Sürdürülebilir Finans Taksonomisi adıyla yürütülen çalışmalar, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile SPK’nın koordinasyonunda ilerliyor. Taksonomi, hangi ekonomik faaliyetlerin “çevresel olarak sürdürülebilir” kabul edileceğini belirleyecek. Bu sayede hem finans kuruluşları hem de şirketler, iklim dostu projelere daha kolay finansman sağlayabilecek.
Finansmana Erişim Kolaylaşacak
Uzmanlara göre Türkiye’nin yeşil taksonomi sistemini geliştirmesi, özellikle uluslararası fonlara erişimi artıracak. Avrupa Yatırım Bankası ve benzeri kurumlar, projelerin taksonomiye uyumunu yatırım kriteri haline getiriyor. Bu bağlamda Türkiye’nin uyumlu bir çerçeve geliştirmesi, özel sektörün yeşil dönüşümünü hızlandıracak.
TÜSİAD Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu Üyesi Dr. Ayşe Öztürk, “Yerli taksonomi, yatırımcılar için bir pusula olacak. Aynı zamanda şirketlerin çevresel etkilerini daha şeffaf ölçmesine katkı sağlayacak” değerlendirmesinde bulundu.
Sanayi ve Enerji Ön Planda
Türkiye’nin taslak taksonomisinde özellikle yenilenebilir enerji, atık yönetimi, düşük karbonlu ulaşım ve enerji verimliliği gibi alanlara öncelik veriliyor. Bunun yanı sıra kömür ve fosil yakıtlardan arınma hedefi, bazı sektörler için dönüşümü zorunlu kılacak.
Ancak uzmanlar, geçişin adil olması gerektiği uyarısında bulunuyor. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) sürdürülebilirlik danışmanlarından Elif Kardaş, “Sektörel farklılıklar gözetilmeden yapılacak sınıflandırmalar, bazı yatırımları dışlayabilir. Bu nedenle taksonominin ülke gerçeklerine uygun ve kademeli olması kritik” dedi.
Yasal Düzenleme 2025’te Geliyor
Yetkililer, Türkiye Sürdürülebilir Finans Taksonomisi’nin 2025’in ilk çeyreğinde resmi olarak duyurulmasını planlıyor. SPK, bankacılık düzenleme otoriteleri ve sektör temsilcileriyle yapılan istişarelerin ardından, sınıflandırmanın mevzuata entegre edilmesi bekleniyor.
Yeşil taksonominin Türkiye’de yürürlüğe girmesiyle birlikte, çevreye duyarlı yatırımcılar daha net bir rehbere kavuşacak. Aynı zamanda şirketlerin ESG (Çevresel, Sosyal, Yönetişim) raporlamalarındaki belirsizliklerin de büyük ölçüde azalması bekleniyor.
Sonuç olarak, yeşil taksonomi, sadece finansal bir araç değil, aynı zamanda Türkiye’nin düşük karbonlu kalkınma vizyonunun temel taşlarından biri olacak.