Uzmanlar, deniz taşımacılığı sektörünün 2050 için belirlenen net sıfır emisyon hedefini yakalayamayacağını, bu tarihe kadar ancak, 2008 seviyelerine göre %40 ila %75 arasında bir azaltım sağlanabileceğini öngörüyorlar.
British Columbia Üniversitesi’nden (UBC) araştırmacılar, 2021 yılında 149 deniz taşımacılığı uzmanıyla bir anket yaptı. Katılımcılar, 2030 yılına kadar 2008 seviyelerine kıyasla taşımacılığın karbon yoğunluğunda — yani belirli bir mesafede yük taşımak için salınan CO₂ miktarında — %30 ila %40 oranında bir azalma bekliyor. Ancak sektörün 2050 için belirlenen net sıfır emisyon hedefini yakalayamayacağını, bu tarihe kadar 2008 seviyelerine göre %40 ila %75 arasında bir azaltım sağlanabileceğini öngörüyorlar. Çalışmanın kıdemli yazarı UBC öğretim üyesi Dr. Amanda Giang. “Bu kısa vadeli azaltımları, operasyonel ve teknik önlemlerle başarabiliriz ancak net sıfır emisyon için yeşil enerji konusunu da ele almamız gerekiyor.” dedi.

Az deneyim, çok iyimserlik
Araştırma, denizcilik sektöründe 10 yıldan az deneyimi olan katılımcıların emisyon azaltımı konusunda en iyimser görüşlere sahip olduğunu; buna karşın, 30 yıldan fazla deneyimi olanların en karamsar grup olduğunu ortaya koydu.
Belirsizlikte kesinlik arayışı
İlk yazar ve Kaynaklar, Çevre ve Sürdürülebilirlik Enstitüsü doktora öğrencisi Imranul Laskar, amonyak, rüzgâr enerjisi ve bu yakıtlarla uyumlu gemi tasarımlarının halihazırda mevcut olduğunu veya geliştirilmekte olduğunu belirtti. Ancak yeşil enerjiye geçişin uzun vadeli bir yatırım olacağını vurguladı: “Sektörün bu yatırımları yapabilmesi için belirli bir politika çerçevesine ihtiyacı var. Deniz taşımacılığı, küresel enerji dönüşümünü destekleyebilir. Bu, olumlu bir haber; ancak her şeyi tam anlamıyla çözebilmiş değiliz.”