Pazar, Temmuz 20, 2025

Türkiye’nin Emisyon Hedefi Açıklaması Gerçekçi mi?

Türkiye, iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir adım atarak, 2053 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma hedefi doğrultusunda ulusal emisyon ticaret sistemi (ETS) kurma planını resmen onayladı. Kabine tarafından kabul edilen bu plan, özellikle enerji ve ağır sanayi sektörlerini kapsayacak şekilde tasarlandı.

Türkiye-Karbon Emisyonları - Foto: Chris Leboutillier
Türkiye-Karbon Emisyonları – Foto: Chris Leboutillier

Türkiye, 2012 yılı referans alınarak 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını %41 oranında azaltmayı hedefliyor. Bu doğrultuda geliştirilen ETS sistemi, emisyonlara bir “tavan” getirecek ve şirketlerin bu sınırlar içinde kalmasını teşvik edecek.

Yeni sistem sayesinde:

  • Şirketler belirli bir emisyon kotasına sahip olacak,
  • Bu kotalar ihtiyaç fazlası olanlar tarafından satılabilecek,
  • Emisyon izinleri açık artırma yoluyla da dağıtılabilecek.

Pilot Program 2025’te Başlıyor

ETS’nin ilk adımı, 2025 yılında başlayacak bir pilot uygulama olacak. Bu dönemde enerji ve sanayi sektörlerindeki şirketler, emisyonlarını izleme, raporlama ve bağımsız doğrulama yükümlülükleri altına girecek.

Pilot programın ardından sistemin 2026 yılında tam olarak devreye alınması bekleniyor. Böylece Türkiye, AB Emisyon Ticaret Sistemi’ne (EU ETS) daha yakın bir mekanizma kurarak hem iç piyasayı dönüştürmeyi hem de ihracat yapan şirketlerini korumayı amaçlıyor.

Gelirler Yeşil Dönüşüme Aktarılacak

ETS kapsamında sağlanacak gelirler, devlet tarafından çevreci yatırımlara yönlendirilecek. Bu kaynaklar şu alanlarda kullanılacak:

  • Yenilenebilir enerji projeleri
  • Enerji verimliliği uygulamaları
  • Karbon yutak alanlarının (orman vb.) artırılması

Türkiye’nin bu adımı, Avrupa Birliği’nin Karbon Sınırda Ayarlama Mekanizması (CBAM) ile de yakından ilişkili. Yeni sistem, Avrupa’ya ihracat yapan şirketlerin karbon vergisi ödememesi için uyum sağlamalarına yardımcı olacak. Çevre ve iklim uzmanları, ETS’nin hayata geçirilmesini “gecikmiş ama önemli bir adım” olarak değerlendiriyor. Ayrıca sistemin etkinliği, uygulanacak karbon fiyatlandırması ve sektörlerin kapsama alınma düzeyiyle yakından ilgili olacak.

Türkiye’nin bu kararı, iklim değişikliğiyle mücadelede daha kararlı bir politika izlemeye başladığını ve küresel yeşil dönüşüme entegre olma çabasını gösteriyor. Ancak başarı, uygulamanın şeffaflığı, denetimi ve özel sektörün katılım düzeyiyle doğrudan ilişkili olacak. Sizce bu hedef ve sunum gerçekçi mi?

Kaynak: Bloomberg

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Daha fazlası...