Dünya genelinde ormanlar uzun yıllardır atmosferdeki karbonu emerek iklim krizinin yavaşlamasında kritik bir rol oynuyordu. Ancak son yıllarda bu denge hızla bozuluyor.

Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün (WRI) verilerine göre, 2023 yılı ormanların karbon tutma kapasitesinde son 20 yılın en düşük seviyesine işaret etti. En büyük neden ise artan orman yangınları. Normalde yaydıklarından daha fazla karbonu içine hapseden ormanlar, artık giderek daha zayıf karbon yutaklarına dönüşüyor. Bu gidişat sürerse, ormanlar iklim krizini yavaşlatmak yerine hızlandıran bir karbon kaynağı haline gelebilir. Bu da aşırı hava olaylarının şiddetlenmesinden gıda ve su güvenliğine kadar pek çok alanda ciddi risk demek.
Son 25 yılda orman kayıplarının büyük kısmı tarımsal genişleme ve ağaç kesiminden kaynaklanıyordu. Fakat 2023 ve 2024’te tablo değişti: Kanada, Güney Amerika ve Rusya’da çıkan devasa yangınlar, yıllık emisyonları normalin kat kat üzerine taşıdı. Özellikle Kanada’da, 2023–2024 yangınları ülke genelindeki ağaç kayıplarının üçte ikisini oluşturdu. Üstelik bu yangınların çoğu, karbon açısından çok zengin olan turbalık alanlarda yaşandı. Bu bölgelerde “zombi yangınları” olarak bilinen ve kış boyunca sönmeden devam eden ateşler, ilkbaharda yeniden alevlenerek büyük miktarda sera gazı salımı yaratıyor.
Umut Var
Yine de her şey karanlık değil. Çin ve ABD’nin doğusundaki ormanlar hâlâ güçlü karbon yutakları olarak işlevini sürdürüyor. Özellikle Appalachia bölgesinde doğal olarak yenilenen ormanlar, karbon tutma kapasitesini korumayı başarıyor. Buna karşılık Bolivya ve Kanada gibi ülkeler artık net karbon kaynakları arasında sayılıyor.
Uzmanlar, ormanların iklim dostu rolünü yeniden kazanması için acil önlemler çağrısı yapıyor. Ormansızlaşmayı durdurmak, yangın önleme stratejilerini güçlendirmek, iklime dayanıklı ağaç türleriyle yeniden ağaçlandırma yapmak ve yerli toplulukları desteklemek bu adımlar arasında. En önemlisi ise fosil yakıt emisyonlarını hızla azaltmak. Çünkü ormanlar ne kadar korunursa korunsun, iklim değişikliğinin kök nedeni ortadan kalkmadıkça risk büyümeye devam edecek.
