Taskforce for Nature-related Financial Disclosures (TNFD), büyük işletmelerin ve finans şirketlerinin doğayla ilgili riskleri kamuya nasıl raporlamaları gerektiğine ilişkin nihai tavsiyelerini yayınladı ve bu lansmanı “doğa, iş dünyası ve finansal sermaye arasındaki ilişkide önemli bir dönüm noktası” olarak müjdeledi.
Öneriler iş dünyası ve yatırımcıların doğayla ilgili riskler konusundaki farkındalığının keskin bir şekilde arttığı ve hükümetlerin 2030 yılına kadar kara ve denizin yüzde 30’unu doğa için koruma sözü veren önemli bir anlaşmaya imza attığı iki yıllık istişarelerin ve kapsamlı pilot testlerin sonucudur.
Taskforce for Climate-related Financial Disclosures (TCFD) tarafından modellenen 14 öneri, kuruluşların doğayla ilgili etki ve bağımlılıklarını yatırımcılar, düzenleyiciler ve sivil toplum tarafından daha iyi değerlendirilebilecek standart bir şekilde yönetmelerine ve raporlamalarına yardımcı olabilecek bir çerçeve sunmaktadır.

TNFD kılavuz ilkeleri kapsamında, şirketlere ve büyük finans kuruluşlarına doğayla ilgili bağımlılıklar, etkiler, riskler ve fırsatlar ile bunların kuruluşun iş modeli, stratejisi ve finansal planlaması üzerindeki etkilerine ilişkin yönetişimlerini açıklamaları tavsiye edilmektedir.
İşletmelerden ayrıca doğayla ilgili önemli bağımlılıkları, etkileri, riskleri ve fırsatları değerlendirmek ve yönetmek için kullandıkları ölçütleri ve hedefleri açıklamaları ve kuruluşun doğayla ilgili sorunları belirlemek, değerlendirmek, önceliklendirmek ve izlemek için kullandığı süreçleri tanımlamaları istenmektedir.
TCFD’de olduğu gibi doğayla ilgili risk ve fırsatlara ilişkin açıklamaların şirketlerde daha iyi kararlar alınmasına yardımcı olması ve aynı zamanda yatırımcılara karşı karşıya oldukları doğayla ilgili riskler konusunda daha fazla açıklık sağlaması umulmaktadır.
TNFD Eş Başkanı David Craig, “Doğa kaybı hızlanıyor ve günümüzde işletmeler doğayla ilgili bağımlılıkları, etkileri, riskleri ve fırsatları yeterince hesaba katmıyor. Doğa riski bugün şirketlerin nakit akışlarında ve sermaye portföylerinde yer alıyor. Eylemsizliğin maliyeti hızla artıyor. İşletmeler ve finans kurumları artık harekete geçmek için ihtiyaç duydukları araçlara sahipler. TCFD’nin dili, yapısı ve yaklaşımı üzerine inşa edilen ve ISSB’nin sürdürülebilirlik raporlama temeliyle tutarlı olan TNFD tavsiyelerinin benimsenmesi, iş dünyası ve finansın doğayla ilgili konulara maruziyetlerini iklimle ilgili raporlamayla tutarlı bir şekilde tanımlama, değerlendirme ve açıklama ivmesinde ve kapasitesinde bir adım değişikliği temsil etmektedir.” dedi.
TNFD, önerilerin mevcut ve gelişmekte olan Uluslararası Finansal Raporlama Standartları ve Küresel Raporlama Standartları ile tutarlı olduğunu ve Aralık ayında Montreal’de imzalanan Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesini imzalayan hükümetlerin, büyük şirketlerin 2030 yılına kadar doğayla ilgili riskleri açıklamalarını zorunlu kılma taahhütlerini yerine getirmelerine yardımcı olacağını söyledi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron TNFD’nin lansmanını memnuniyetle karşıladı. “Doğa, toplumlar ve işletmeler için yeri doldurulamaz hizmetler sunmaktadır. TNFD’nin bugün doğa üzerindeki bağımlılık ve etkilerin yanı sıra kuruluşlar için risk ve fırsatların belirlenmesi, değerlendirilmesi, yönetilmesi ve ifşa edilmesi için kullanılabilecek bir çerçeve yayınlama çabalarını alkışlıyorum.” dedi.
İlaç devi GSK, bu hafta New York Borsası’nda TNFD için düzenlenen bir lansman etkinliğinde, TNFD önerileri doğrultusunda açıklamalar yayınlayacağını resmi olarak duyuran ilk şirket oldu. GSK Mali İşler Direktörü Julie Brown, “Doğayı korumak işimizi daha dirençli kılıyor ve hayati önem taşıyan ilaç ve aşıların üretimi için gereken ham maddelerin tedarikini sağlayarak hastalara hizmet sunmamıza yardımcı oluyor. İşte bu nedenle ile Taskforce on Nature-related Financial Disclosures bir üyesi olmaktan gurur duyuyoruz. Doğayla ilgili risklerimizi ve fırsatlarımızı daha iyi anlamak için TNFD metodolojisini uygulamaya başladık ve 2025 verilerine dayanarak 2026’dan itibaren ilk TNFD açıklamalarımızı yayınlamayı taahhüt ediyoruz. ” dedi.
Önerileri benimseme niyetini belirten şirketlerin bir listesi Ocak ayında Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda yayınlanacak. TNFD eş başkanı, UNEP icra direktör yardımcısı ve Convention on Biological Diversity Secretariat eski icra sekreteri Elizabeth Mrema, doğayı korumak için eylemleri artırmanın “iş açısından kritik” olduğunu çünkü biyolojik çeşitliliğin azalmasının işletmeler ve yatırımcılar için önemli finansal riskler oluşturduğunu söyledi. Mrema, “Giderek artan aşırı hava olayları, ekosistemlerin çökmesi ve türlerin yok olması iş dünyası için fiziksel riskler oluşturuyor. Toplumun doğa kaybı konusunda artan endişelerinden kaynaklanan politika oluşturma ve düzenleyici ilgi de yüksek geçiş riskleri yaratıyor. Her zamanki gibi iş yapmak artık bir seçenek değil ve iş dünyası ve finans artık doğa ve biyoçeşitliliği sadece bir kurumsal sosyal sorumluluk meselesi olarak göremez. Bu artık tam anlamıyla merkezi ve stratejik bir risk yönetimi konusudur.” dedi.
