Cuma, Aralık 5, 2025

Şirketler için Sürdürülebilirlik artık Bir Seçenek değil Strateji

Şirketler iklim raporlamasında kararlı. Düzenlemeler değişse bile şeffaflıktan vazgeçmiyorlar…

Küresel şirketler, iklim ve sürdürülebilirlik raporlaması konusunda net bir duruş sergiliyor. Workiva’nın 1.600 üst düzey yönetici ve 222 kurumsal yatırımcıyla gerçekleştirdiği ankete göre, şirketlerin %85’i düzenlemelerde olası değişikliklere rağmen karbon salınımı ve sürdürülebilirlik verilerini açıklamaya devam edeceğini belirtiyor. İş dünyası yöneticileri, sürdürülebilirlik verilerinin sadece bir uyumluluk meselesi değil, aynı zamanda stratejik bir değer taşıdığını vurgularken, yatırımcılar da entegre finansal ve sürdürülebilirlik raporları sunan şirketlere yatırım yapma eğiliminde.

Belirsizliğe Rağmen Şeffaflık Devam Ediyor

Sürdürülebilirlik raporlama süreçleri küresel ölçekte birçok değişime uğruyor. ABD’de Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC), iklim açıklamalarına ilişkin düzenlemeleri gözden geçirdiği belirtilirken, Kaliforniya’nın büyük şirketleri kapsayan karbon salınımı raporlama yasası ilerlemeye devam ediyor. Avrupa’da ise Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) ve Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi (CSDDD) kapsamında bazı değişiklikler planlanıyor. Buna rağmen, şirketlerin %77’si sürdürülebilirlik raporlama politikalarında herhangi bir değişiklik yapmayı düşünmüyor.

Özellikle Avrupa’daki düzenlemelere tabi olmayan şirketlerin bile %75’i CSRD’ye en azından kısmen uyum sağlamayı planlıyor. ABD’de ise SEC’in kararları belirsizliğini korusa da, şirketlerin %81’i en azından Kapsam 1 ve Kapsam 2 emisyonlarını bir düzeyde açıklamayı sürdüreceğini belirtiyor.

Workiva CEO’su Julie Iskow
Workiva CEO’su Julie Iskow

Sürdürülebilirlik Rekabet Avantajına Dönüşüyor

Anket sonuçlarına göre, sürdürülebilirlik raporlaması şirketler için bir risk değil, aksine stratejik bir fırsat olarak görülüyor. İş dünyası liderlerinin %97’si, entegre finansal ve sürdürülebilirlik verilerinin performans boşluklarını tespit ederek büyüme fırsatları yarattığını düşünüyor. Aynı zamanda şirketlerin %97’si güçlü bir sürdürülebilirlik raporlamasının önümüzdeki iki yıl içinde rekabet avantajı sağlayacağına inanıyor.

Workiva CEO’su Julie Iskow, raporlama süreçlerinin sadece bir uyum süreci değil, aynı zamanda kurumsal stratejinin önemli bir parçası olduğunu belirterek, “CEO’lar bugün aldıkları kararlarla geleceklerini şekillendiriyor. Finansal ve sürdürülebilirlik raporlamasını güvenilir hale getirmek, yalnızca yasal zorunlulukları yerine getirmek değil, aynı zamanda riskleri azaltmak, performansı artırmak ve yatırımcı güvenini güçlendirmek anlamına geliyor.” dedi.

Yatırımcı ilgisi de bu noktada dikkat çekici bir artış gösteriyor. Kurumsal yatırımcıların %96’sı entegre sürdürülebilirlik ve finansal raporlamanın şirketlerin finansal performansına katkıda bulunduğunu düşünüyor. Geçen yıl bu oran %91 seviyesindeyken, 2024’te artış göstererek yatırımcıların sürdürülebilirlik verilerine olan ilgisinin giderek arttığını ortaya koyuyor. Ayrıca, yatırımcıların %97’si, güvenilir entegre raporlama yapan şirketlere yatırım yapma olasılıklarının daha yüksek olduğunu belirtiyor.

Workiva Araştırma
Workiva

Şirketlerin En Büyük Engeli: Veri Güvenilirliği ve Teknoloji Yetersizliği

Sürdürülebilirlik raporlamasının öneminin artmasına rağmen, birçok şirket hâlâ veri güvenilirliği ve teknoloji altyapısı konusunda zorluklarla karşılaşıyor. Ankete katılan yöneticilerin %29’u sürdürülebilirlik raporlarının doğruluğuna tam olarak güvenmediğini ifade ediyor. Dahası, %35’i sürdürülebilirlik verilerini kontrol edebilmek için gerekli iç denetim mekanizmalarına sahip olmadığını belirtiyor. Bunun yanında, raporlamanın en büyük teknik engellerinden biri de dijital altyapı eksikliği. Şirketlerin %73’ü mevcut raporlama sistemlerinin yeni iklim düzenlemelerine tam uyum sağlayamayacağını düşünüyor. Bu da firmaların sürdürülebilirlik raporlamasında güvenilir veriler sağlayabilmesi için ek yatırımlar yapması gerektiğini gösteriyor.

NYU Stern Sürdürülebilir İş Merkezi Kurucu Direktörü ve Workiva Danışma Kurulu Üyesi Tensie Whelan, konuya ilişkin şu değerlendirmede bulunuyor:

“Son on yılda kurumsal liderler ve yatırımcılarla yaptığım çalışmalar gösteriyor ki, maddi sürdürülebilirlik konularına hem fırsat hem de risk perspektifiyle yaklaşmak, işletmelere önemli bir değer kazandırıyor. Ancak iyi kararlar alabilmek için güvenilir verilere ihtiyaç var. Yatırımcılar, müşteriler ve diğer paydaşlar giderek daha fazla şeffaflık ve hesap verebilirlik talep ediyor.”

Belirsizliklere Rağmen Şirketler Yeşil Duruşlarını Korumakta Kararlı

Tüm düzenleyici belirsizliklere ve zorluklara rağmen, küresel şirketler sürdürülebilirlik raporlamasına olan bağlılıklarını sürdürüyor. Şirketler, şeffaf raporlama süreçlerini bir zorunluluk olmaktan çıkarıp, stratejik bir rekabet avantajı olarak görüyor. Yatırımcı ilgisinin artması ve sürdürülebilirlik politikalarının finansal büyümeye katkı sağlaması, firmaların bu alandaki yatırımlarını hızlandıracağını gösteriyor. Ancak, veri güvenilirliği ve teknoloji eksikliği gibi zorluklar, şirketlerin bu süreçte aşması gereken önemli engeller olarak öne çıkıyor.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Daha fazlası...