Bosch, tarım makinelerinde dizelin hâkimiyetinin süreceğini öngörürken, sektörün karbon ayak izini hızla düşürebilecek yenilenebilir yakıtlar, hidrojen motorları ve elektrifikasyon çözümleriyle daha sürdürülebilir bir güç aktarımı vizyonu ortaya koyuyor.
Tarım makinelerinde dizel motorlar uzun yıllar boyunca ağırlığını koruyacak gibi duruyor. Bosch’un öngörülerine göre yalnızca 2025 yılında dünya çapında üretilecek iki milyondan fazla traktör ve tarım aracının büyük bölümü hâlâ dizel motorla çalışacak. Dayanıklılık, yüksek performans ve düşük ağırlığın birleşimi, dizeli bu alanda vazgeçilmez kılıyor. Ancak şirket, bu geleneksel gücü çok daha iklim dostu hale getirecek yeni çözümleri de aynı anda geliştiriyor.
Bosch Güç Çözümleri İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Jan-Oliver Roehrl, tarımda sürdürülebilir dönüşümün hızlanacağına inanıyor: “Yenilenebilir sentetik yakıtlar, hem yeni hem de mevcut araçları anında daha çevreci hale getiriyor. Bunun yanında hidrojen motorları ve elektrifikasyon, tarımı gelecekte çok daha sürdürülebilir bir noktaya taşıyacak.”
Dizelden vazgeçilmiyor, ancak daha temiz seçenekler devreye giriyor
Bosch’un projeksiyonları, 2035’te bile yeni tarım araçlarının yaklaşık yüzde 90’ında dizel motor kullanılacağını gösteriyor. Bu nedenle şirket dizel için enjeksiyon sistemlerinden SCR egzoz arıtma çözümlerine kadar tüm teknolojilerini geliştirmeye devam ederken, aynı zamanda hidrojen motorları ve elektrifikasyon gibi düşük karbonlu alternatiflere de yatırım yapıyor.
Yenilenebilir yakıtlar: Mevcut makinelerde hızlı bir dönüşüm fırsatı
Bugün tarım sektöründe karbon emisyonlarını hızla azaltmanın en pratik yollarından biri, HVO100 gibi yenilenebilir sentetik yakıtların kullanımı. Atık ve artık malzemelerden üretilen bu yakıtlar, karbon ayak izini fosil dizelle kıyaslandığında belirgin şekilde azaltıyor. Üstelik “drop-in” özelliği sayesinde geleneksel dizelle karıştırılabiliyor, depolama ve kullanım açısından hiçbir zorluk yaratmıyor. Bosch’un geliştirdiği enjeksiyon teknolojileri de bu yakıtlarla uyumlu.
Digital Fuel Twin: Karbon azaltımını ölçen dijital sistem
Bosch’un Digital Fuel Twin (DFT) yazılımı, yenilenebilir sentetik yakıt kullanımını şeffaf ve doğrulanabilir hale getiriyor. Yakıtın üretiminden istasyona ulaşmasına kadar tüm aşamaları takip eden sistem, işletmelere araçlarında kullandıkları fosil ve yenilenebilir yakıt oranlarını gösteren sertifikalar sunuyor. Böylece her aracın gerçek karbon azaltım etkisi somut şekilde belgeleniyor.
Hidrojen motorları: Güçlü tarım araçları için yeni bir adım
Hidrojenle çalışan motorlar, dizelin alışılmış gücünü korurken iklim açısından büyük bir sıçrama yaratma potansiyeli taşıyor. Bosch, hem manifold enjeksiyonlu hem de direkt enjeksiyonlu hidrojen motoru teknolojileri üzerinde çalışıyor ve geleneksel motor teknolojisinin yüzde 80’i yeni sisteme aktarılabiliyor. Roehrl, özellikle tarımda yoğun yük altında çalışan makinelerde hidrojen motorlarının verimlilik ve dayanıklılık açısından öne çıkacağını söylüyor. Bosch’un enjeksiyon teknolojisiyle donatılmış ilk hidrojen motoru uygulamaları bu yıl piyasaya çıkıyor.
Elektrifikasyon portföyü büyüyor
Elektrikli güç aktarımı, tarım sektöründe hızla gelişen bir diğer alan. Bosch Rexroth’un eLION portföyü; motorlar, invertörler, dönüştürücüler, yazılımlar ve aksesuarlarla tarım makinelerinin elektrikli çalışmasını mümkün kılıyor. 850 volta kadar çıkan DC gerilim kapasitesiyle zorlu uygulamalara uygun olan sistem, 96 volt araç elektrik mimarisi için yeni bileşenlerle genişletiliyor. 2025’in sonunda kapsamlı eLION Power and Motion Control yazılım paketi de portföye eklenecek.
Bosch Mühendislik tarafı ise 800 volta kadar batarya gerilimlerini destekleyen, yüksek performanslı ve kompakt yeni bir elektrikli güç aktarım sistemi geliştiriyor. Bu sistem, mevcut tarım aracı platformlarına kolay entegre edilebilecek şekilde tasarlandı.