Kawasaki Heavy Industries, Kobe’de kurduğu yeni pilot tesisle havadaki karbonu doğrudan yakalayan teknolojide Japonya’nın en büyük adımını attı. Şirket, 2030’a kadar megaton ölçeğine geçmeye hazırlanıyor.
Kawasaki Heavy Industries, Japonya’nın iklim teknolojilerindeki en iddialı girişimlerinden birine imza attı. Şirket, Kobe’de tamamladığı doğrudan hava karbon yakalama (DAC) tesisini tanıtarak, atmosferdeki CO₂’yi düşük enerjiyle ayrıştırabilen yeni bir sistemi devreye aldı. Kawasaki’nin geliştirdiği özel sorbent malzeme, karbonu yaklaşık 60 derece gibi oldukça düşük bir sıcaklıkta serbest bırakabiliyor. Bu sayede tesis, çoğu DAC uygulamasında ihtiyaç duyulan yüksek enerji tüketiminin önüne geçiyor ve atık ısıyla dahi çalışabilecek bir yapıya kavuşuyor.
Yaklaşık 13 metre yüksekliğindeki pilot tesis yıllık 100–200 ton CO₂ yakalayacak. Bu miktar küresel ölçekte küçük görünse de Japonya içinde önemli bir eşik anlamına geliyor. Üstelik şirketin hedefi pilot aşamada kalmak değil. Kawasaki, 2030’a kadar yılda 500 bin ila 1 milyon ton karbon yakalayabilen ticari ölçekte bir sisteme geçmeyi planlıyor. Bu gerçekleşirse, Asya’nın en büyük DAC altyapılarından biri ortaya çıkabilir.
Kawasaki, bu teknolojiyi yalnızca Japonya’nın emisyon hedefleri için değil, aynı zamanda bölgesel pazarlar için de hazırlıyor. Güneydoğu Asya, Orta Doğu ve Afrika’nın bazı bölgeleri hâlâ fosil yakıtlara yüksek oranda bağımlı ve şirket, bu ülkelerde karbon yakalama çözümlerine talebin artacağını öngörüyor. Bu yaklaşım, Japonya’nın “yeşil dönüşüm” kapsamında karbon yakalama ve depolama teknolojilerini ihracat kalemi haline getirme stratejisiyle de uyuşuyor.
Japonya hükümeti ise 2035’e kadar emisyonlarını 2013 seviyesine göre %60 azaltmayı, 2050’de ise net sıfıra ulaşmayı hedefliyor. Bu nedenle karbon yakalama ve depolama (CCUS) sistemleri ülkenin enerji dönüşümünde giderek daha kritik bir yer tutuyor. Tarihsel olarak denizaltı ve uzay istasyonlarında kullanılan CO₂ giderim teknolojilerinden beslenen Kawasaki’nin yeni sistemi, bu kapsamda hem yerel hem uluslararası pazarda dikkat çeken bir aday olarak öne çıkıyor.
Kısacası, Kobe’deki bu yeni tesis yalnızca bir pilot proje değil; Japonya’nın karbon yakalama teknolojilerinde büyük ölçekli bir geleceğe hazırlanmasının ilk somut adımlarından biri. Atmosferden karbon çekmenin henüz maliyetli ve sınırlı olduğu bir dönemde Kawasaki’nin düşük sıcaklıklı yaklaşımı, bu teknolojiyi daha uygulanabilir hale getirebilecek önemli bir yenilik olarak görülüyor.