İklim Değişikliği Başkanlığı, uzun süredir beklenen iki kritik düzenlemenin taslak metinlerini yayımladı: Türkiye Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Türkiye Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme (TR KDS) yönetmelikleri.

Türkiye, iklim değişikliğiyle mücadelede yeni bir eşiğe geldi. Bu adım, Türkiye’nin karbon piyasası için resmi çerçeveyi oluşturuyor. ETS ile enerji yoğun sektörlerde faaliyet gösteren tesislerin emisyonlarına bir üst sınır getirilecek. Şirketler bu sınırın üzerinde salım yaparsa karbon piyasasından izin almak zorunda kalacak. Bu da hem düşük karbonlu üretime geçişi hızlandıracak hem de karbonun ekonomik bir değere dönüşmesini sağlayacak.
TR KDS ise gönüllü karbon piyasasının düzenlenmesini hedefliyor. Türkiye’de geliştirilen projelerle üretilen karbon kredileri, “Turkuaz Kredi” adıyla tanımlanacak. Böylece şirketler, emisyonlarını gönüllü olarak denkleştirebilecek, aynı zamanda uluslararası piyasada tanınırlığı olan daha güvenilir bir sistem ortaya çıkacak. Bu gelişmeler, Avrupa Birliği’nin 2026’da yürürlüğe girecek Sınırda Karbon Düzenlemesi (CBAM) açısından da kritik. Türk ihracatçıların Avrupa pazarında rekabet gücünü koruyabilmesi için karbon maliyetlerine hazır olması gerekiyor. ETS ve TR KDS, şirketlere bu dönüşüm için hem yol haritası hem de bir tür güvence sunuyor.
Sanayici Endişeli
Elbette sürecin sancısız olacağı söylenemez. Sanayi, ek maliyetlerden ve teknik yükümlülüklerden endişeli. Çevre örgütleri ise düzenlemelerin güçlü denetim mekanizmalarıyla desteklenmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak genel tabloya bakıldığında, Türkiye’nin “karbon nötr gelecek” vizyonu için önemli bir eşik aşıldığı ortada. Şimdi gözler, taslakların nasıl şekilleneceğinde. ETS ve TR KDS, yalnızca iklim politikalarında değil, Türkiye’nin ekonomik geleceğinde de belirleyici rol oynayacak gibi görünüyor.
