Dünya İş Dünyası Sürdürülebilir Kalkınma Konseyi’nin (WBCSD) yayımladığı 2025 Business Breakthrough Barometresi, küresel iş liderlerinin sürdürülebilirlik yatırımlarından vazgeçmeye niyetli olmadığını net biçimde ortaya koyuyor. %90’dan fazlasına ulaşan liderler, enerji dönüşümünün hızlandığı bu dönemde iklim aksiyonunu iş stratejilerinin merkezine almaya devam ediyor.

İklim Eylemi, Rekabet ve Riskten Korunma İçin Merkezi Rolde
WBCSD Başkanı Peter Bakker’ın ifadelerine göre, sıfır karbon hedeflerine ulaşmak artık rekabet gücü, operasyonel risk yönetimi ve faaliyet lisansı açısından “çevrenin kenarında değil merkezde” yer almalı. İş liderleri emeğin ve kaynakların giderek bu yönde yapılandırılacağını vurguluyor.
Anket katılımcılarının çoğu, hükümetlerin net sıfır taahhütlerinden vazgeçmemesi gerektiğini düşünüyor. Politik belirsizlikler, yatırımcı güvenini etkilese bile, sürdürülebilirlik hâlen stratejik büyümenin bir parçası olarak görülmeye devam ediyor.
Yatırım İlgisi Coğrafyaya Göre Farklılaşırken Asya ve Avrupa Öne Çıkıyor
İş liderlerinin %74’ü yatırımlarını Asya ve Avrupa’ya yönlendirmeyi daha cazip bulurken, ABD’ye olan güven son bir yılda belirgin biçimde düşmüş durumda. Bu durum, özellikle politika istikrarı, temiz enerji maliyetleri ve düşük karbonlu pazar talebine verilen yanıtla ilişkilendiriliyor.
Politik kutuplaşmanın yatırım maliyetlerini artıracağına dair endişe yaygın; liderlerin %80’i bu politizasyonun net sıfıra geçiş sürecini ağırlaştıracağını öngörüyor. Buna rağmen %56’sı uyumdan ziyade rekabet avantajı sağlamak için sürdürülebilir eylemi tercih ediyor.
Enerji Geçişi ve Ulaşımda Görülen Kırılma Süreci
Enerji sektöründe liderler, temiz enerjide 2030 hedeflerine ulaşılacağına ilişkin güvenin arttığını bildiriyor. Fakat tedarik zinciri riskleri, düzenleyici belirsizlikler ve talep tarafındaki dalgalanmalar bu ivmeyi sekteye uğratabilir.
Ulaşımda özellikle sıfır emisyonlu ticari araçlara geçiş konusunda belirsizlikler sürüyor. Şarj altyapısı eksikliğinin yanı sıra regülasyonların gecikmesi, bu sektörün en hızlı evrimleşen alanlardan biri olmasına rağmen ilerlemeyi yavaşlatabilir.
Sürdürülebilirlik Artık Sadece ESG Raporlaması Değil: Stratejik Zorunluluk
WBCSD verilerine göre liderler, stratejik bir zorunluluk olarak benimsiyor. Bu dönüşümde teknoloji, bilimsel veriler ve çapraz sektör işbirlikleri kritik rol üstleniyor.
Strateji, operasyonel sistemlerde esneklik, tedarik zinciri inovasyonu ve sürdürülebilir ürün ve hizmet modellerine entegre ediliyor. Böylece şirketler sadece karşılaştırmalı veri sağlamakla kalmayıp, rekabet avantajını da kurumsal sürdürülebilirliğinde buluyor.
