ABD’de giderek daha fazla insan, geleneksel çim alanlarını doğal çayırlara dönüştürüyor. “Meadowscaping” olarak adlandırılan bu yeni bahçecilik akımı, hem doğaya katkı sağlıyor hem de estetik bir alternatif sunuyor.
Pennsylvania’da yaşayan Sara Weaner Cooper ve eşi, evlerinin ön bahçesinde klasik çim görünümünden vazgeçerek biyoçeşitliliği destekleyen bir çayır oluşturdu. Üstelik bu dönüşüm sırasında sadece doğal yöntemler kullanıldı. Cooper’ın babası Larry Weaner’ın ekolojik peyzaj konusundaki uzmanlığı sayesinde proje kısa sürede başarılı bir dönüşüme sahne oldu.
Toplam 1.500 metrekarelik alanda gerçekleştirilen çalışma, güneş alan çimlerin yerini gölgede ve güneşte yetişebilen yerel bitkilere bıraktı. Başlangıçta mevcut çimi tamamen sökmeden, yerli bitkiler dikkatle seçilerek çimin içine ekildi. Zamanla, bu bitkiler alana hakim oldu ve yabani otların önünü kesti. “İki yıl süren planlama, deneme-yanılma ve sabır sonunda, çimlerin yerini diz boyu doğal bitkiler aldı,” diyen Cooper, bu yöntemin hem çevre hem de bakım maliyetleri açısından çok daha sürdürülebilir olduğunu vurguluyor.
Sürdürülebilirlik Ön Planda
Çayırlar, geleneksel çim alanlara kıyasla daha az su ve enerji tüketiyor, karbonu daha iyi tutuyor ve böcekler gibi tozlayıcı canlılar için hayati bir yaşam alanı sunuyor. Uzmanlara göre, çim alanlar ABD şehirlerinde yeşil alanların %70’ine kadarını kaplıyor. Bu alanların yeniden doğaya kazandırılması; biyoçeşitlilik, yer altı su kalitesi ve şehir sıcaklıklarının düşürülmesi gibi birçok fayda sağlayabilir. Ancak bu dönüşüm, çim biçme makinesini rafa kaldırmaktan ibaret değil. Weaner Cooper’ın ailesine ait peyzaj firması, başlamak isteyenler için çevrimiçi bir eğitim programı hazırladı. Estetik ve ekolojiyi bir araya getiren eğitimde, pratik bahçecilik çözümlerinden komşularla iletişime kadar birçok konu ele alınıyor.
Kaynak: BBC