Yeşil dönüşümün geleceği, nitelikli iş gücü eksikliği nedeniyle risk altında. Uzmanlar, 2030 yılına kadar her beş yeşil işten birinin doldurulamayabileceği uyarısında bulundular.
Eco-Business tarafından düzenlenen “Dayanıklı Bir İş Gücü İnşa Etmek: Hong Kong’un Yeşil İş Evrimi” başlıklı çevrim içi forumda konuşan LinkedIn Asya Pasifik Başekonomisti Pei Ying Chua, yeşil yetenek talebiyle arz arasındaki farkın küresel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmanın önünde ciddi bir engel oluşturduğunu belirtti. LinkedIn’in Küresel Yeşil Yetenekler Raporu’na göre, 2030 yılına gelindiğinde yeşil işler için gereken yetenek açığı %19’a ulaşacak. Mevcut trendler devam ederse, 2050 yılına kadar dünyadaki yeşil işlerin sadece yarısının doldurulabileceği öngörülüyor.
Bu açığın kapatılması için, mevcut yeşil yetenek arzının en az iki katına çıkarılması gerektiğini vurgulayan Chua, bunun küresel ölçekte yeşil beceriler ve eğitim yatırımlarını artırmakla mümkün olabileceğini ifade etti. 2021 ile 2024 yılları arasında yeşil yetenek talebi yıllık %5,9 oranında artarken, bu alandaki yetenek havuzu yalnızca %3,2 oranında büyüyebildi. 2024 yılı itibarıyla LinkedIn’de yayınlanan iş ilanlarının %7,5’i yeşil işler veya yeşil beceri gerektiren pozisyonlardan oluşuyor. Yeşil becerilere sahip adayların işe alınma oranının ortalamanın %50 üzerinde olduğunu belirten Chua, buna rağmen hâlâ yeterli sayıda yeşil iş gücü olmadığını dile getirdi.
Dünya Ekonomik Forumu’nun 2025 İşlerin Geleceği raporuna göre, iklim değişikliğine uyum sağlamaya yönelik işler, 2030’a kadar küresel iş artışına en çok katkı sağlayacak üçüncü alan olacak. Bu alanda yaklaşık beş milyon yeni iş yaratılması ve sürdürülebilirlik uzmanı gibi rollere olan talebin artması bekleniyor. Asya’da yeşil iş talebinin en hızlı arttığı ülke %27’lik oranla Singapur olurken, küresel ölçekte Portekiz, Birleşik Krallık ve Kosta Rika’nın hemen ardından geliyor. Buna karşın yeşil yetenek havuzu büyümesi hâlâ ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerinde yoğunlaşıyor; başı İsviçre, Avusturya ve Almanya çekiyor. Endonezya ve Malezya ise 2021–2024 döneminde sırasıyla %5,75 ve %5,71 oranındaki artışla umut vaat ediyor. “Asya’da hâlâ yeşil dönüşümün bir maliyet olduğu yönünde yaygın bir algı var,” diyen Chua, bunun değişmesi gerektiğini belirterek, “Bu bir maliyet değil. Daha çevreci stratejileri benimsemek; yasal uyum, müşteri kazanımı ya da uzun vadeli iş risklerini azaltmak gibi pek çok açıdan şirketler için fayda sağlıyor.” ifadelerini kullandı. 2023-2024 arasında yeşil yeteneklere olan talebin en hızlı arttığı sektörler teknoloji, bilgi ve medya alanları oldu. Bu alanlarda yeşil beceri gerektiren işlerin oranı %60 arttı.
Talep Devam Edecek
Yapay zekâ (AI) gibi dönüşüm yaratan teknolojilerin iş dünyasında etkisi artarken, yeşil işlere olan talebin azalmayacağına dikkat çeken Microsoft Singapur’dan Dr. Joey Tan, tam tersine bu talebin hızla artacağını belirtti. Tan, “Bu yıl Singapur’da borsaya açık şirketler için sürdürülebilirlik raporlaması zorunlu hale geldi ve bu durum talepte büyük bir artış yarattı. Tayland ve Endonezya da benzer uygulamaları hayata geçirecek. Bu çok güçlü bir talep sinyali.” dedi.
LinkedIn verilerine göre, Singapur’da 2023-2024 yılları arasında yeşil yetenek talebiyle arzı arasındaki fark %19’a ulaşmış durumda. Endonezya, Malezya, Filipinler ve Tayland gibi Güneydoğu Asya ülkelerinin de zorunlu iklim raporlamasını başlatmasıyla birlikte bölgedeki açık daha da büyüyecek. Öte yandan, LinkedIn’in Ekonomik Grafik Raporu’na göre, yeşil yetenek havuzunda önemli bir cinsiyet farkı bulunuyor. Kadınların %90’ı yeşil beceriye sahip değilken, erkeklerin altıda biri bu alanda nitelikli kabul ediliyor. “Bu durumu başlangıç zorlukları olarak değerlendirebiliriz,” diyen Chua, “Sürdürülebilirlik hâlâ birçok sektör için yeni bir kavram. Doğru eğitmenlerle uygun müfredatlar oluşturmak, eğitimleri ölçeklemek zaman alıyor. Ama zamanla bu farkın kapanacağını umuyoruz,” şeklinde konuştu.

